Dünyanın aylık fiyatla erişebildiğimiz neredeyse tek oyunu World of Warcraft, Efsane Oyunlar yazı dizimizin yeni konuğu. Dünyanın tartışmasız en kült MMORPG oyunu olan World of Warcraft nasıl oldu da bu derece efsanevi oldu dersiniz? Hele ki son yıllarda Blizzard’a bu türlü yeni oyuncu kazandırmayı nasıl başarıyor?
Bir oyun düşünün ki yıllar geçtikçe daha güzel bir hale geliyor. Warcraft’ın destansı kıssasını burada öve öve bitiremeyebiliriz. Pekala bu yazımızda neyi inceleyeceğiz derseniz, aslında şöyle her unsur altında size World of Warcraft’ın nasıl bu kadar muazzam olduğunu anlatan “oyunun resmi görüntüleri ve müzikleri eşlik edecek”. Haydi yeni Efsane Oyunlar kısmımız başlasın.
Vanilla devri, World of Warcraft öyküsü başlıyor:
Aslına bakarsanız Vanilla periyodunun o denli ahım şahım bir öyküsü yok. Blizzard bu noktada tek sözle bir ısındırma tipine başlıyor. Tabi o kadar uzun vakit Warcraft 3 oynayınca 3D modellemelere falan tabanımız düşüyordu. Olağan koşullarda RPG oyunlarda görebileceğimiz karakter modellemeleri bir anda bir MMORPG oyunun içinde karşımıza çıkınca “lan noluyor?” olduk. Bu noktada işin en kusursuz kısmı şuydu; yıllardır içinde bulunduğumuz Warcraft kozmosunu daima doruktan ve berbat grafiklerle görmeye alışınca bir anda karşımızda muazzam modellemeler ve gerçekçi grafiklerle karşılaşınca (o periyot için o denli geliyordu bize dalga geçmeyin) insanın tabanı düşüyordu.
Bu noktada şunu belirtmek gerekiyor. Warcraft üzere bir cihanın Online dünyaya taşınması birçok benzeri oyun için ilham vericiydi. Düşünün bir oyun yaratıyorsunuz, kitaplarınız var, muazzam bir kıssa art planına sahipsiniz ve oyun aylık fiyatla oynanabiliyor. 2005-2006’da doların kuru ne kadardı sohbetine hiç girmeyelim de… Kredi kartlarının yeni ortaya çıkmaya başladığı bir vakitten bahsediyoruz. Oyun ortalama olarak beklenen etkiyi o devirde yarattı denebilir.
World of Warcraft, online oyunlarda market anlayışını tüm dünyaya aşıladı:
Evet efendim, oyun ortaya çıktı. Bilhassa MMORPG piyasası o devirde Wow’a tek sözle gülüyordu ki ben bile en başında alışamamıştım. Oyuncular ortasında; oyun marketi kullanma ve kredi kartıyla alışveriş yapma alışkanlığı, itimadı vb. birçok açılımı o devir World of Warcraft sayesinde yaşandı. Blizzard bu mevzuda birçok oyun firmasının yüreğini arttırmış olmalı ki ardından çıkan oyunlarda geniş market yapıları görüyoruz.
Bu mevzuda tek başarısız olan Aion oldu muhtemelen. World of Warcraft’ın karşısına Aion Online rakip olmak isterken bir mühlet sonra kendisini free2play olarak buldu. Bu da üzücü tabii… Wow’un en büyük avantajı aslında kendi kitlesini oyuna entegre etme kısmıydı. Warcraft 3 oynayan o kadar çok insan vardı ki Thrall karakterini bir sefer görmek için bile aylık parasını öderdiniz oyunun. O devir YouTube’da falan o denli fıldır fıldır istediğiniz oyunun görüntüsünü göremiyordunuz. Twitch.TV falan da yok ne yapalım dostlar?
Blizzard, gerektiği vakitte ek paket ve kıssa üretmeyi bilen bir firma oldu:
World of Warcraft’ın Legion ek paketine kadar, en yeterli yapılmış ek paket Burning Crusade’di. Blizzard’ın yaratıcı takımı Burning Crusade’i öylesine hoş planlamıştı ki… Aslında Legion’ın da bu kadar tutmasının en büyük nedeni oyuncuların Burning Crusade aşkıydı denebilir. Illidan Stormrage karakterinin Warcraft oyuncuları üzerinde inanılmaz bir tesiri var. Yazının ilerleyen kısmında değineceğim.
Artık dürüstçe bir şey yazayım. Ben ve az evvel üstte okumuş olduğunuz arkadaşlarım bu oyunun kıssa olarak daha fazla uzayamayacağını düşünüyorduk. Baktığınız da kitaplar belirli, lore belli… World of Warcraft’a finalde Titan’lar inecek ve oyun fiyatsız olacak diye düşünüyorduk ki dünya da bunu düşünen yalnızca biz değildik emin olun. Bugün baktığınızda oyun tam manasıyla 9 ek pakete dönüştü. Blizzard grubu düzgün ya da makus daima yazıyor. Mists of Pandaria ve Warlords of Draenor her ne kadar makus kıssalara sahip olsa da yaratıcı takım hiç vazgeçmiyor.
World of Warcraft Sinematikleri adeta birer sinema üzere:
Bu oyunun çok tanınan olmasının en büyük nedeni sinematikleri olabilir. O denli ki yıllar boyunca bir World of Warcraft sineması beklemiştik (çıktı da). Oyunun sinematiklerini toplasanız bir sinema kıvamına geliyor resmen. Blizzard nitekim bu bahiste hayli başarılı bir noktayı yarattı. Yeni çıkacak ek paketlerin sinematikleri oyuncuyu kendine o kadar bağlıyor ki inanılmaz bir heyecan yaratıyor.
Bununla bir arada oyunda yaptığınız her ana misyon sonrasında yeniden bir sinematik izliyorsunuz ve resmen aslında Warcraft romanının içinde hareket ediyorsunuz. Bu nedenle de World of Warcraft’ın oyuncuyu içine alın yapısı nedeniyle epeyce efsane bir oyun olduğunu söylemek yanlış olmaz. Yalnızca animasyon yapsa Blizzard oyun hiç olmasa yeniden bu kadar tanınan olurdu.
Oyun atmosferi ve oynanış mekanikleri:
Bir sefer SWTOR dışında hiçbir oyunda olmayan çok kıymetli bir öge Wow’da var. Hiçbir eşya ya da kaplama sebepsiz yere oyuna yerleştirilmiyor. Oyunun atmosferi de sizi içine alıyor. Örnek vermek gerekirse raidlerde yer alan ağaçların bile orada durmasının bir nedeni var. Oyunda da alanların kendi müzikleri, o haritaya özel dizaynlar ve canlıların bulunması oyunu hayli keyifli hale getiriyor. Bu ortada şunu söylemek istiyorum Wow fan uzunluğu değilim lakin, Wow dışında rastgele bir MMORPG oyunun oturup müzik playlistini bugüne kadar hiç dinlemedim.
World of Warcraft bugün bildiğimiz mana da ortaya çıkan RPG mekaniklerinin temelini atıyor diyebiliriz. Bilhassa MMORPG oyunlarda “zıplama” mantığı Wow’un yapıtı. Oyunlarda gelişmiş “emote” kullanmakta bildiğiniz üzere Wow’un öncülüğünde ortaya çıkan bir kavram haline geldi.
Blizzard ek paketlerindeki dengesizlik şikayet konusu:
Artık oyunun daima hoş istikametlerini yazdık bir de berbat tarafları var. Öncelikle Mists of Pandaria, Warlords of Draenor ve Battle for Azeroth epeyce berbat ek paketlerdi. Wow oyuncusu hangi kıssayı verirsen ver yer mantığı maalesef işlemiyor. Birde sadık oyuncu kitlesi çoklukla üyeliklerini yenilemeyerek Blizzard’a gerekli iletileri veriyor.
Pandaria çok gerekli bir ek paket değildi. Pandaları oyuna daha farklı dahil edebilirsiniz ancak yalnızca bunun üzerine bir ek paket yapmak neresinden bakarsanız bakın sıkıcı. Asya mimarisiyle bir dönem geçirmek istesek Silkroad vb. oyunlar oynardık zati. WoD ek paketine gelecek olursanız “geçmiş-gelecek” konsepti hakikat bir Warcraft mantığı değil maalesef. Blizzard’ın en büyük faili sanırız bu olabilir. Sinema çıkardınız ve eski karakterleri oyuna yansıtmanın bir yolunu arıyorsunuz diye oyuncuları geçmişe göndermek? Battle for Azeroth konusunda konuşmak istemiyorum keza olmamış. Fakat Legion ve Shadowlands çok öbür bir ek paket. Yani bunu söylemekten mutlaka gocunmuyorum.
Bu kadar yadzık WoW nasıl bu kadar efsane oldu toparlayalım mı?
World of Warcraft’ı efsaneleştiren öğeler içinde yer alıyor. Düşünün ki bir oyunda “bineğe binebilmek ve uçabilmek” üzere kavramları bile Wow hayatımıza yerleştirdi. Evet muhakkak bir ölçüde Ultima Online’da bunu başarabiliyorduk ancak direkt olarak kurtlara binmek üzere bir kavram hayatımızda hiç yoktu. Uçmaksa yani… Oyun içindeki achievement sistemi bile epeyce keyifli seçilmiş.
Her açıdan bugün ki MMORPG oyunlara hal veren ve oyun dünyasına kazandıran World of Warcraft bu yüzden kıymetli. Dünyada hem ek pakete hem de aylık olarak ödeme yaptığınız kaç oyun var düşünsenize? Blizzard’ın pazarlama zekası bu noktada çok hoş çalışıyor. World of Warcraft düşüşe geçince Hearthstone’u yarat ve yeni nesili World of Warcraft’a yönlendir. Velhasıl bu oyunu hala oynuyor olmamın da temel nedenlerini sizlerle paylaştım. Klasik bir inceleme yazısı üzere Wow’u ek paketlerle incelemek yerine bir bütün halinde incelemek daha mantıklı geldi.,
Özel kısım: Illidan Stormrage
Müsaadenizle size kısacık iki küçük paragraftan oluşan bir Illidan Stormrage güzellemesi yapmak istiyorum. Warcraft tarihi boyunca bu kadar itilen, kakılan, dışlanan, köpek çekilen kaç karakter vardır? Tyrande Whisperwind’i sevmiş lakin bir Tyrande sevdası yüzünden Malfurion tarafından dışlanmış bu adam be. Ezel Stormrage diye dizisini yaparsın bunun. Adam Arcane büyü kullanalım, bak çarşı karışırsa üzücü olur diyor gidip cezalandırıyorsun, paat yıllar sonra bütün elfler arcane büyü kullanıyor. Ayıptır ayıp… Vaktinde Sunwell’i bu adama bıraksalar halbuki bugün bu türlü mi olurdu?
Bir de şunu eklemek istiyorum; adamı 10.000 yıl hapsedip sonra gidip “Illidan yaa çok kötü şeyler oldu, Gul’dan ortalığın anasını ağlatıyor gözünü seveyim gel bir cins bizi kurtar” demekte neresinden bakarsanız bakın ayıptır yani. Adam Azeroth’un öz gerçek kahramanı. Bu adama Gul’dan kafatasından kolye veriyorsanız onu altınla kaplayıp verin ki herkes “Thug Life Illidan” görsün. (Tyrande yenge sana ayrıyeten ayıp yani)
BONUS: Kısa bir World of Warcraft anısı
Size biraz kendi anılarımdan bahsedeceğim. 2005 yılı üzereydi, o periyotta Türkiye’nin en büyük kitap mağazalarında World of Warcraft’ın paketi satışa çıkmıştı. Bende o periyotlar Webtekno takımından Koray Kutun’un ağabeyi Mehmet Kutun’la Warcraft 3 oynuyorum. Şimdilerde Lelouch olarak tanıdığınız Şükrü Şentürk, Mehmet Kutun ve ben lise de sınıf arkadaşıyız. Birkaç arkadaşımız daha var. Bizim Warcraft takımı gitti World of Warcraft’ı satın aldı. Benim de başımda, “ya alınır mı? Zati Ultima Online varken Wow’u kim oynasın” falan diye niyetleri var.
Şükrü ve Mehmet’in sınıftaki Wow muhabbeti muhakkak bir noktadan sonra beni o denli bir hale getirdi ki… Birde sınıfta daima “UO var oğlum! Wow ne? Aylık para verilir mi oyuna?” falan diye söyleniyorum. O periyotta Warcraft Ejderhanın Günü isimli kitabı okuyorum. Delikanlılığa da laf söyletmemek için gittim bâtın saklı bir CD’de ben aldım. Muhtemelen hayatımda online oyunlara bakışımın değiştiği gün diyebilirim. Warcraft öykülerinin akabinde Azeroth’da kanlı canlı bir karakter olma gelişimim işte bu türlü başladı.
Sizler de umarım bu yazıyı beğenmişsinizdir. Önümüzdeki hafta incelememizi istediğiniz oyunu yorumlarda yazmayı unutmayın.
