Bilgisayar oyunlarının ve genel anlamda oyunların çok uzun bir geçmişe sahip olmadığını öğreniyoruz. Yanlış anımsamıyorsam 50’li senelerde ilk bilgisayar oyunu ortaya çıkmıştı ve o reyin, çok kolay bir tenis simülasyonuydu. Nasıl bir şey olduğunu varsayım edebilirsiniz sanırım; karşılıklı iki blok ve bu iki blok arasında sekip duran ufak bir yuvarlak. Piyasanın günümüzde bulunduğu konuma gelmesi işte bu kadar uzun bir zaman aldı ve başlangıçta yer alan oyunun böylesi bir tenis oyunu olması sarihçesi hiç de donakaltıcı değil. Oyunculuğun bir gaz bulutu olarak başladığını kabul edersek şayet, şimdiki haline prehistorik çağ dahi diyebileceğimizi sanmıyorum; bundan bir 50 yıl sonraki de halini görme ihtimalimiz olsaydı. Bu bilinmeyen; ama, donakaltıcı olması gereken bir şey varsa, o da, profesyonel sporlar arasında gerçekten de üst seviyede bir konum sahibi olan tenisin reyin dünyasında fazla rağbet almayışından başka bir şey değildir.
286 harekâtçılı bilgisayarım varken daha yeni yeni spora ve tenise merak sarmaya başlamıştım ve o zamanlar kadınlarda Steffi Graf vardı. Daha sonraların Martina Hingis’i veya şimdilerin Williams kardeşleri, Henin’i neyse, o zamanların en iyisi Graf’tı; zati Tenis ile biraz alakalı iseniz kendisini öğrenmemenize ihtimal yok. Her neyse, sırf ona dinlediğim hayranlığın hatırına ilk tenis oyununu tek diskette alıp oynamış, hiç de bunalmamıştım. Daha sonraları Virtua Tennis 1 ve 2 yaşamıma girdi, ve ömrümün fantastik bir parçasını birliktesi aldı götürdü, ve götürmeye de devam ediyor. Bütün 6 yazıyla “altı” yıldır arcade salonlarından çıkmayışımın sebebidir bu iki reyin. Virtua Tennis’in yanı gizeme takribî 2 yıl evvel de PC’ye Master Series Tennis diye bir reyin çıkmış; ama fazla galibiyetli olamamıştı. Şimdi ise Top Spin var; ama, bu saydıklarımdan çok daha aşırısı ve tam bunlardan çok daha iyileri gelmeliydi bence üretimcilerden. Bakalım XBox’un en iyi tenis oyunu olma zaferini elde eden Top Spin’in PC versiyonu nasıl olmuş.
Başlar sağa sola, sağa sola, sağa sola…
Oyunumuzla daha Windows’tayken ufak bir arabirim penceresi ile tanışıyoruz. Çözünürlük ve ayrıntı seviyesini sadece buradan ayarlayabiliyoruz; reyin içersindeyken bunlarla oynamamız muhtemel değil. Bu kısımda değiştirebileceğimiz çok fazla bir şey olmamakla birlikte insanların gölgelerini ve antialiasing hadisesini açıp kapatma ihtimalimiz var. Kontrolleri de aynı pencere içerisinde ayarlayabiliyoruz. Altı değişik vuruş alternatifimiz var ve bunların hepsini reyin süresince kullanmanız gerekebiliyor. Onun için iyi şekilde erişebileceğiniz biçimde ayarlamanız faydanıza olacaktır. Default olarak ayarlı olan tuşlar ise gayet kullanışlı, bunu da belirteyim.
Play dedikten sonra sade bir ana mönü karşılıyor bizi. Sol tarafta alternatifler varken, sağ tarafta da reyin içi görüntülerle hazırlanmış bir video dönüp duruyor. Mönüdeki beş alternatiften üçü oyundaki modlarla ilgili. İsterseniz exhibition ile şov maçı yapabiliyorsunuz, isterseniz de custom tournament alternatifini seçerek kendi ayarlayacağınız bir turnuva başlatabiliyorsunuz. Üçüncü alternatifte ise kariyer yapma ihtimaliniz var ve oyunun kariyer modu o kadar detaylı ki, oyuncunuzun korta atacağı ilk adımdan yükselişine kadar her şey sizin hakimiyetiniz altına. Sarihçesi şunu söylemem gerekli ki, hiçbir spor oyununda bu kadar detaylı, hoş ve kendini maksimum oynatmayı muvaffak olabilen bir kariyer modu görmedim.
İlk iki reyin modunda fazla bir seçeneğiniz yok. İlk evvel maçın yada turnuvanın kaç sette biteceğini, kaç maç yapılacağını ve genel anlamda bu cins koşullarını ayarladıktan sonra oyuncu tercih ekranı ile karşılaşıyorsunuz. Oyuncu tercihleri de oyunun büyük artılarından. Zira seçebileceğimiz oyuncular hakikatte de var olan sporcular. Erkeklerde Sampras, Grosjean, Robredo, Blake, Chang, Gambill, Kuerten ve Hewitt ile oynama ihtimalimiz varken; kadınlarda ise Kournikova, Hingis, Schett, Hantuchova, Dementieva ve Coetzer bizleri bekliyor. Gerçekten de saydığım bu sporcuların tamamı çok iyi modellenmişler. Suratları, mimikleri ve beden yapıları çok uygun ve galibiyetli. Bunun yanı gizeme her bir tenisçinin raket alevlen ve toplara vuruş stilleri de oyuna çok iyi yansıtılmış. Hangi oyuncunun hangi vuruş tipinde akılda olduğunu bu ekranda görme namsınız da var. Şahsiyet tercih ekranında oyuncuların fotoğraflarının alt kısmında o oyuncuya ait hünerler yıldızlarla belirtilmiş halde. Böylelikle Kournikova’nın olmayan maharetlerinin ne kadar mübalağa etildiğini de görüyoruz.
