Her ailenin gizemleri vardır
Myst âleminin adventure hoşlanırlar için yeri bir başkadır. Kendine has stili, değişik kurgusu sayesinde, piyasaya sürülen her oyunu ile değişik bir tad vazgeçmiştir uslarda. 1995’de başlayan öykü, bir roman edası ile aralıksızını sağlayabilmiştir. Şimdi ise Revelation ile bu güne kadar sunduklarının çok daha üzerinde bir geri dönüş yaşatmaya kararlı.
Ubisoft’u son iki seneye damgasını vuran pek çok oyundan tanıyoruz. Bunlar arasında dağıtımını yaptığı Splinter Cell, Prince Of Persia ve Rainbow Six serileri ve geliştirilmesinde katkıda bulunduğu Beyond Good and Evil, Silent Hunter III ve XIII’de sayılabilir. Yalnızca bu başlıklara bakarak dahi ne denli zaferli bir takımın oyunun artta durduğunu kavrayabiliriz.
Bir oyunu anlatırken genelde rakip oyunun özellikleri ile karşılaştırmak bana en doğru usul gibi kazanç. Myst için bunu yapmak nerede ise olanaksız. Rakibi, yalnızca serinin evvelki oyunları olacağından, getirilen yenilikleri irdelemek daha doğru olacaktır sanırım. Bu stildeki oyunlar genelde vakaları inceleyip, bulduğumuz bilgileri değerlendirmekten heyetidir. Aynı unsurlar Myst 4 içinde geçerli. Ama değişik olarak kendimizi azıcık daha dedektif olarak seziyorsunuz. Elinizde resim makinanızı gezerken, birleştirilmesi gereken her ipucunu toplayabilirsiniz. Netice olarak ağzınızda bir piponuz beceriksiz olacak.
Ama kimilerinin birden fazla gizemi olur
Evvelki oyunu öğrenenler hatırlar; Myst 3: Exile’ın sonunda Artus’un oğlu Sirrus ve Achenar mapus olmuşlardı. Revelation’da öykümüz bu hadiseden bütün yirmi sene sonra başlıyor. Artus oğulları ve kaybolan kızları hakkındaki sırrı çözebilmemiz için bize takviye ediyor ve bizde işe el atıyoruz. Ayrıca öteki serilerde olduğu gibi burada da anakarakterin bir adı yok. Artus’un dostu olarak geçiyoruz Artus Da Vincian’ın bilim adamı. O surattan ayrıntılara çok dikkat etmeli, aynı zamanda kendimizi çözmeliyiz.
Birçok oyunda bulunan misyon sistemi MYST 4’te de bulunuyor. Bir fark ile; misyonu aldıktan sonra öteki vazifelere erişebilmeniz için, öncelikle varolanları tamamlamanız gerekmiyor. Vazifeler arasını geziyoruz demek daha doğru olacak. Myst 4’ü muhtelif yarıyıllarda devam ettirdiğimiz için bu sistem oyuna hem akıcılık kazandırmış hem de acayipleştirmiş. Hakikatinde bunları yarıyıl olarak değilde, kent olarak anmak daha doğru olacaktır. Bunlar Tomahna, Spire, Haven ve Serenia. Bu yerler birbirinden oldukça bağımsız. Mesela Tomahna, Atrus ve ailesinin yaşadığı ıssız ama hoş bir koy. Spire ise yüzen tepeleri eksantrik bir görüntü sunan ve sanki dünya dışı mahlukatların yaşadığı bir yer. Haven, daha çok dağlık taşlık bir etraf. Son olarak Atlantis var ki buda ötekilerinden oldukça değişik bir etraf. Hepsinin kesişen tek noktası, öyküyü çözebilmeniz için gereken ipuçlarını içinde barındırmaları.
Bu hoş öyküye erişebilmek için evvel sıçramanız gereken bir mani daha var tabi ki. O kadar basit değil. Reyin 2 DVD’den oluşuyor. Standart olarak 8 GB yükleme yapmalısınız. Asgari yüklemesi dahi 3 GB olan bu reyin için şimdiden makinanızda yer açmak zorunda kalabilirsiniz. Tabi harddiskinize güveniyorsanız, içinde Myst 3’ünde bulunacağı 3 DVD’lik özel versiyonunuda bekleyebilirsiniz.
