Telefonlarımıza indirdiğimiz tüm uygulamalar, ziyaret edip oturum açtığımız tüm internet siteleri ve dijital dünyada aklınıza gelebilecek tüm adımlar, dijital kimliklerimiz ile gerçekleşiyor. Bir mail adresinden kullanıcı ismi ve şifrelere kadar geniş bir tarifi olan dijital kimliklerin tamamı günümüzde büyük şirketlere bağlı. Bu da ferdî bilgilerimizin denetiminin bir nevi o şirketlerde olduğu manasına geliyor.
Şahsî bilgi kapalılığının her geçen gün daha kıymetli hale geldiği günümüzde, dijital kimlikleri merkezi olmayan hale getirmek de bir o kadar kıymetli. Bu hususta üzerinde uzun yıllardır çalışılan bir proje var; ION. Microsoft tarafından hayata geçirilen ION projesi, kullanıcılarına ‘mülkiyeti büsbütün bireylere ilişkin bir dijital kimlik’ imkanı sunmayı amaçlıyor. Proje bunu, ‘merkezi olmayan dijital kimlik’ (DDID) ile sağlıyor.
Blok zinciri teknolojisi üzerine şurası, bilinmeyen ve inançlı bir dijital kimlik sistemi:
ION projesi, temelde Bitcoin’in merkezi olmayan para anlayışını dijital kimlikler için geliştiren bir proje. Tıpkı Bitcoin üzere blok zinciri teknolojisi üzerine heyeti olan DDID, Microsoft tarafından ”kullanıcı isimleri üzere tanımlayıcıların kendine ilişkin bağımsız kimliklerle değiştirilebildiği ve hem kapalılığı hem de süreçleri korumak için blok zinciri ve dağıtılmış kayıt defteri teknolojisiyle bilgi alışverişini mümkün kılan bir inanç çerçevesi’‘ olarak tanımlanıyor.
Microsoft tüm kullanıcıların zımnilik ve güvenlik hakkına sahip olduğunu, ION projesi ile sağlanmak istenenin de bu olduğunu söz ediyor. DDID sayesinde kullanıcılar, var olan tüm dijital bilgilerinin tek sahipleri pozisyonunda oluyor ve diledikleri anda bu dataları gizlemek, silmek üzere adımları özgürce atabiliyor. Microsoft, projenin geliştiricisi olmasına karşın, hiçbir data üzerinde kelam sahibi olmadığını vurguluyor. ION projesinin, geleceğin inançlı dijital dünya inşası için epey değerli olduğu da tabir ediliyor.
Proje hakkında daha ayrıntılı bilgi edinmek isterseniz buraya tıklayarak Microsoft’un ilgili sayfasına ulaşabilir, aşağıdaki görüntüye göz atarak projenin önderi Daniel Buchner’ın proje hakkındaki açıklamalarına ulaşabilirsiniz.
