iPad’in ne olduğu, neler yapabildiği ve neler yapamadığı artık öğreniliyor. Bazı Apple hayranları iPad’i çok hoşlanırken bazı bireylerde bütün bir hayal kırıklığı oluştu.
Videolu görüşme yok iPad’in yarattığı en büyük hayal kırıklıklarının başında dahili bir kamerasının bulunmaması geliyor. Giriş seviyesi ucuz Netbooklar da dahi dahili kamera aracılığıyla Skype ve eşi programlarla videolu görüşme yapılabiliyorken iPad’de bunu yapamamak gerçekten üzücü.
Flash yardımı yok
Steve Jobs, “iPad ile internette sörf yapaken şimdiye kadarki en iyi tecrübeyi yaşayacaksınız” derken bir noktayı gözden kaçırdı herhalde. Youtube gibi video siteleri, Farmville gibi web tabanlı oyunlar ve daha binlerce uygulama Flash takviyesine lüzum dinliyor.
Atom harekâtçılı Netbooklar yavaş dahi olsalar internetten video izlememize
imkân tanıyorlar ama iPad ile bu iş bütün anlamıyla bir haya kırıklığına dönüşmüş vaziyette
Uygulama Geliştirmek
En düşük yapılandırmalı Netbooklar dahi Windows 7 veya Windows XP çalıştırabilir. Hatta Linux versiyonlarını çok daha süratli çalıştırılar. Bu işetim sistemlerinde program yazmak ve uygulama geliştirmek çok basittir. iPad için uygulama geliştirmek isteyenleri ise güçlü bir süreç bekliyor, karşılarında ne Windows var ne de Linux.
USB girişi yok
Evet, işte şaka gibi bir hayal kırıklığı daha. En makûs Netbook dahi en az 2 USB girişi barındırır. iPad’in ise hiç USB girişi yok. Resim cihazı, video kamera veya USB disk bağlayamadığımız bir multimedya aygıtıyla karşı karşıyayız!
Bu problemi çözmek için Apple tarafından üretilen Camera Connection Kit’i satın almanız gerekiyor. Böylece hafıza kartlarınızı ve resim aygıtlarınızı iPad’e bağlayabiliyorsunuz. Başka Bir Deyişle pamuk eller cebe.
Yalnızca 64GB
En makûs Netbook dahi 160 GB disk kapasitesi sunarken iPad yalnızca 16 GB, 32 GB ve 64 GB’lık modellerle satılacak. Bu bedeller günümüzde depolama alanı olarak artık gülünç kaçıyor.
Hafıza kartı yuvası da olmayan iPad’e ekstra adaptörler alırsanız hafıza kartlarını okutabiliyorsunuz. Başka Bir Deyişle, pamuk eller yeniden cebe
Batarya meseleyi
iPad gerçekten çok ince ve çok şık görünüyor ama bataryayı makineden ayıramıyorsunuz. Bu vaziyette daha uzun süre gidecek bir batarya ile değiştirmek mevzubahisi olmuyor.
Aynı zamanda belli bir süre sonra batarya performansı düştüğünde ve yeni bir bataryaya gereksinim olduğunda iPad’i zorunlu olarak servise yollamanız gerekecek.
Dosya yüklemek hep mesele
Netbooklar da aşinayı gibi optik sürücü barındırmıyor ama USB arabiriminden harici bir DVD okuyucu ile bu mesele giderilebiliyor. Aynı biçimde USB hafıza veya harici bir disk üzerinden de istediğimiz bilgi aktarımını hakikatleştirebiliyoruz.
iPad’de ise Apple’ın buluşu müthiş adaptörleri satın almanız ve bunları aralıksız yanınızda taşımanız gerekiyor.
Yazı yazma güçlüğü
iPad’in çok şık bir sanal klavyesi var ama izlediğimiz videolarda görüldüğü kadarıyla iPad’i dizüstünde veya başka bir yüzey üzerinde bir şeyler yazmak için kullanmak pek rahat değil. Bu vaziyette acilen yazmanız gereken bir e-posta suratından biçimden şekile girmeniz ve oldukça fazla zaman kaybetmeniz muhtemel.
iPad yazı yazalım diye planlanmamış olsa da internette dolaşırken veya okuduğumuz bir şeyle alakalı anekdot alırken belirli klavyeyi kullanmamız gerekecek.
Bu gidişatın farkında olan Apple tarafından özel bir klavye aksesuarı üretilmiş ve mahsulden ayrı olarak satılıyor. Ne yapacağınızı öğreniyorsunuz, pamuk eller havaya.
Yükseltme
Netbookların basit bir biçimde belekleri yükseltilebiliyor. Azıcık efor sarfetmeyi göze alırsanız statik diskleri de yükseltilebiliyor. iPad ise nasıl satın alırsanız öyle kalıyor. 16, 32 ya da 64 GB ile başınızın devasına bakmak zorundasınız.
