Fallout 76

Fallout 76

Aralık 4, 2019 0

İncelemeye girmeden baştan belirteyim. Fallout 76‘yı sevdim. Evet, ilginç bir şekilde sevdim. Normalde puanlama konusunda zerre affı olmayan bendeniz, Fallout 76’yı internette şuan için mevcut olan linç kampanyasına katılarak gömmeyecek. Tabii ki tüm eksiklerini sorunlarını yazacağım, ancak bu inceleme bir Fallout 76 gömme yazısı olmayacak.

Fallout 76 incelemesi

Şimdi Fallout serisinin kabul etmek gerekirki kendine has bir atmosferi, oyuncuyu içine çeken ilginç bir büyüsü var. Bu büyüyü seri Bethesda’nın eline geçip 3D dünyasına atıldığı andan itibaren çok daha net bir şekilde deneyimleme şansına eriştik. Fallout 3 ile çok daha geniş kitlelere hitap etmeye başlayan Fallout, New Vegas ile arşa yükselmiş, Fallout 4 ile ise başarılı olsa da bazı beklentileri karşılamayı başaramamıştı. Yine de satış rakamları ile Bethesda’da yüzleri güldüren Fallout 4 sonrasında, geçtiğimiz E3’de hiç beklemediğimiz bir şekilde Fallout 76 duyurusu ile karşılaştık. Şahsen Red Dead Redemption 2 Hype’ı ile kavrulduğum için serinin her ne kadar hayranı olsam da 76 ile pek ilgilendiğimi söyleyemem. Hatta oyun çıkana kadar doğru düzgün oynanış videosu bile izlemedim. 

Fallout 76

Gel zaman git zaman derken Red Dead Redemption 2’yi de emekli ettik ve Fallout 76 piyasaya sürüldü. Oyun ile ilgili çok bir beklentim olmaması dolayısı ile linç kampanyasına dahil olmadım, sıfır beklenti ile oyunu açıp, neredeyse Fallout 76 hakkında hiçbir şey bilmeden oyuna dalış yaptım. Ve bir haftalık deneyim sonrasında, ortalıkta bulunan linç kampanyasına anlam veremediğimi farkettim. Neden mi? Gelin öğrenelim.

Şimdi öncelikle Fallout 76, Fallout evreninde geçen en erken tarihli oyun. Yani şimdiye kadar çıkan tüm oyunlar, bombalar patlayıp dünya cehenneme döndükten çok uzun yıllar sonra geçiyordu. Fallout 76 ise Fallout evreninde bombalar patladıktan sonra çok kısa bir süre içerisinde ABD’yi yeniden kuracak olan 76 numaralı sığınağın üyelerini konu alıyor. 

Şimdi tarih erken olunca karşılaştığımız yıkım da alışık olduğumuzdan daha düşük seviyede oluyor. Fallout evreninde görmeye alışık olmadığımız kadar fazla yeşillik ve doğa manzaraları ile karşı karşıya kalıyoruz. Görsel açıdan bu durum ilginç bir deneyim sunuyor. Keşif duygusunu destekleyen bu durum, klasik Fallout hayranlarına ise biraz farklı ve uzak gelebilir. Burada zevkler ve renkler durumu devreye giriyor.

Fallout 76

Haritanın büyüklüğü ise devasa diyebileceğimiz bir seviyede. Fallout 4’ün haritasının 4 katı büyüklüğünde bir harita karşı karşıyayız. Ve ne yalan söyleyeyim, gerçekten detaylı, oyuncuyu meraklandıran ve bomboş dolaşmayı bile destekleyen bir durum söz konusu. Şahsen Fallout 76’nın en beğendiğim yönü de haritası olmuş diyebilirim. İster yanlız oynayın, ister arkadaşlarınız ile, Appalachia gezmeniz için muhteşem bir yer olmuş.

Tags: Bethesda Softworks, Fallout 76, PC, PlayStation 4, Role Playing Game, XBox One Categories: Donanım
PAYLAŞ PAYLAŞ PIN EKLE PAYLAŞ PAYLAŞ PAYLAŞ
Related Posts