İnternet pek çoğumuz için e-mail ile aynılaşmış vaziyette ama yakın gelecekte çok daha az e-mail kullanmaya hazır olun. Twitter çağında son e-mail’i yollama süreyi pekâlâ yanaşıyor olabilir.
Geçen hafta Wall Street Journal’da çıkan bir yazı bizi derin düşüncelere yöneltti. “E-mail’e Elveda” başlıklı yazının ‘nasıl başka bir deyişle?’ etkeni oldukça yüksekti. Yazara göre twitter, Facebook gibi seçenek bağlantı yolları e-mail kullanma alışkanlığının yerini alacaktı. Bu ne anlama geliyor? Bağlantı kurmak istediğiniz bireyin posta kolisine elektronik mektup yollamak yerine onun ‘sergenine’, başka bir deyişle facebook veya twitter’daki statüsüne bakmak, henüz sormadığımız suallerin yanıtlarını almamızı sağlıyor. Nielsen Co.’nun bilgilerine göre sosyal bağlantı ağlarını kullanan şahıs rakamında 2008 seneyi Ağustos ayıyla 2009 Ağustos ayı arasında yüzde 31’lik çoğalış kollanmış. 301 milyon şahıs kullanmış bu siteleri. Aynı yarıyılda e-mail kullanan şahıs rakamı ise 229 milyon şahıstan 276 milyon şahsa çıkmış. Çoğalış yüzde 21 oranında. Başka Bir Deyişle iki bağlantı usulü de yaygınlaşıyor fakat sosyal paylaşım sitelerinin dağılış sürati çok daha yüksek. Peki e-mail ile vedalaşmak için elimizde ne cins bahaneler var?
1- ZİRA
E-MAIL ÇOK YAVAŞ
İçine dosya, fotoğraf, yazı ilave ediyorsunuz ve gönder düğmesine tazyike iletiniz gidiyor… mu acaba? E-mail hizmeti aldığınız sistem iletinizi alıyor, sevk edilecek adresin postacısına vazgeçiyor. Bir iletinin müşterisine erişmesi dakikaları bulabiliyor özellikle de karşı taraf popüler olmayan bir e-mail hizmeti kullanıyorsa.
2- ZİRA
E-MAIL ÇOK EGOİST
Tamam, bir iletiye her şeyi ilave edebiliyorsunuz ama e-mail ile internetin öbür nimetleri arasında bir duvar olduğunu da kabul etmek gerek. Facebook’ta yarattığınız resim albümünüzü, paylaştığınız bir videoyu veya kendinizle alakalı bilgileri tek bir tıkla arkadaşlarınızı yollayabilirken, e-mail atarken öbür sitelere irtibatlar vermek zorundasınız. Zira şöhretli şair John Donne’un laflarıyla, e-mail “kendi başına bir isme” gibiyken, Twitter ve facebook gibi yeni sitelerde “bir akış” mevzubahisi.
3- ZİRA
E-MAIL DAHA ÖNCEKİ MODA
Size bir alan dağılıyor ve bu alana istediğiniz bilgileri depoluyor, gelen iletileri oraya gizliyorsunuz. Oysa yeni bağlantı teknolojileri ‘benim’ diyeceğiniz alanlar yerine ‘orta’nın ehemmiyeti üzerine heyeti. Herkes ‘ortaya’ yazıyor ve yeniden herkes o ‘orta’dan kendine gereken bilgiyi bulup alıyor.
4- ZİRA
ARTIK ‘HEP BAĞLIYIZ’
Daha Öncekinden neydi? İnternete modemle bağlanır, e-mailleri bilgisayarımıza indirir, hemen internet irtibatını kapatıp bu iletileri okurduk. Zira henüz ‘her zaman internete bağlı olmak’ diye bir şey yoktu. İnternet bağlanıp bilgi alabileceğimiz bir kaynaktı ama yaşamımızı bu kadar çevrelememişti. O surattan emin aralıklarla bağlanıp içini dolduracağımız bir posta kolisi artık geçmişte kaldı.
5- ZİRA
STATÜ EHEMMİYETLİDİR
Bana ‘neredesin?’ sualini yönelteceğiniz bir e-mail atmayın. Açın twitter’ı bakın. Sevgili dostunuza tatilde nereye gittiğini soran bir e-mail atmayın. Facebook’a girince resimleriyle beraber nereye gittiğini zati göreceksiniz. Bazı sualleri sormaya artık gerek yok zira kesintisiz aktüellenen ‘statü’ iletileri başkalarına bizi anlatıyor. Hatta ÜberTwitter gibi cep telefolarında kullanılan uygulamalarla bulunduğunuz yerin apsislerini paylaşabiliyorsunuz. Sizi takip eden herkesle.
E-mail’e elveda zamanı geliyor
Sabah
