Bilim tarihinin en deli deneyleri

Bilim tarihinin en deli deneyleri

Mayıs 6, 2021 0

‘Çılgınlık ile dehalık arasında ince bir çizgi vardır’ görüşüden yola çıkan New Scientist mecmuası bilim tarihinin en deli deneylerini sıraladı.

Bilimadamları bazen ‘delice’ deneyler yaparak insanları donakaltıyorlar. Ama bilimsel büyümeler zati ‘delice’ deneylerin neticeyi değil mi?
 
FİLE LSD VERDİLER

1962’de Tusko adlı bir file, tipik bir insan dozundan 3 bin kat daha fazla olan 297 miligram LSD enjekte edildi. Kendi etrafında dönen fil bir saat sonra can verdi. Deneydeki emel, LSD’nin geçici bir çılgınlığa neden olup olmayacağını bilmekti.

DÜŞÜYORUZ!

1960’larda 10 askeri taşıyan bir uçakta “Motorumuz bozuldu, iniş ekiplerimiz de çalışmıyor. Ummana acil iniş yapacağız” anonsu yapıldı. Ardından son anlarını yaşadıklarını düşünen askerlere “ordunun vefatlarında yanılgıyı olmadığını” bülten eden bir sigorta formunu doldurmaları istendi. Askerlerin tamamı formu doldurdu. Deneydeki emel stres idaresiydi.

FRANKENSTEIN’IN KÖPEKLERİ

1954’te Sovyet cerrah Vladimir Demikhov bir köpek yavrusunun başını, ön ayaklarıyla beraber bir Alman Kurt köpeğine naklederek çift başlı köpek elde etti. Her iki baş da ayrı ayrı süt içebiliyor hatta birbirlerinin kulaklarını ısırabiliyordu. Köpekler bir aydan az yaşadı.

SARI HUMMA BULAŞICI MI?

Sarı hummanın bulaşıcı bir hastalık olmadığını delile çalışan stajyer hekim Stubbins Ffirth, bu hastalığa tutulan bir şahsın kusmuğunu gözlerine, kendi yarasına sürdü ve sonunda da içti. Hekim sıhhatini kaybetmedi zira sarı humma bulaşıcı değildi. Daha sonra bu hastalığın ancak virüs taşıyan sivrisineklerin ısırığıyla bulaştığı netleşti.

PROFESÖR GIDIK

1933’te psikoloji profesörü Clarence Leuba, gıdıklamaya verilen tepki olan gülmenin bilinen bir tepkin olup olmadığını ispatlamak için, yeni dogmuş oğlunu gıdıklarken kimsenin gülmemesini istedi. Yedi ay süren deney sonunda çocuk gıdıklandığında gülüyordu. Böylece gülmenin gıdıklamaya karşı istemdışı bir tepki olduğunu tespit etti.

TIRNAK YEME TERAPİSİ

Lawrance Sheean, tırnak yiyen bir grup oğlunun yattığı odada her gece kerelerce “Tırnaklarım çok acı” cümlesini yineledi. Yaz tatili sonunda biten deneyde çocukların yüzde 40’ının tırnak yeme alışkanlığına son verdiği tespit edildi.

ÖLÜLERİ CANLANDIRMAK

Robert Cornish 1930’larda tahtıravalliye eş bir tertibat kullanarak ölü hayvanları canlandırmaya kalkıştı. Yeni can veren bazı köpeklerin damarlarına adrenalin ve anti-pıhtılaştırıcılar enjekte etti. Bazı kobaylar bir vakitliğine ağır beyin zararı ve âmâlıkla hayata döndü.

GÖZLERİ FALTAŞI GİBİ SARİH

1960’larda Ian Oswald, insanların her şart altında yatıp uyuyamayacaklarını tespit etmek için gönüllülerin gözkapaklarını sarih kalacak biçimde yapıştırdı, gözlerine 50 santim öteden yanıp sönen ışıklar yakaladı. Elektroşoka ve yüksek sesli müziğe de maruz üç kobay da 12 dakika içini yattı.

İĞRENÇLİĞİN SURATI

Evrensel surat ifadelerini tespit etmek isteyen psikolog Carney Landis, kobaylarının surat adalelerinin hareketini takip etmek için suratlarına yanık bir mantarla hatlar çizdi. Daha sonra kobaylara amonyak koklatıldı, caz dinletildi, porno izlettirildi, elleri kurbağa dolu bir sepete sokuldu. En sonunda tüm kobaylar canlı bir farenin kafasını kesmeye ikna edildi. Bu eylem sırasında çekilen resimlerde kobaylar “Deneyin Büyük Yaradanı”na kurban adayan tuhaf bir tarikatın üyelerine eş surat ifadelerine sahipti.

Tags: Bilim tarihinin en çılgın deneyleri, Güncel Teknoloji Haberleri, Teknoloji Categories: Teknoloji
PAYLAŞ PAYLAŞ PIN EKLE PAYLAŞ PAYLAŞ PAYLAŞ
Related Posts