Galeri / Oyun
Herkes onları küçümsedi ama çok yanıldılar Oyun sektöründe bazı oyunlar vardır. Sürekli olarak reklamı yapılır ve abartılır. Şişirildikçe şişirilir ve sürekli olarak gözünüze sokuldukları için oynamak zorunda kalırsınız. Saatlerinizi boş yere alıkoyar ve “bu muydu?” dedirterek bir daha hatırlanmamak üzere bir köşeye atılır.
Fakat bazı oyunlar vardır ki, sessiz sessiz bir köşede otururlar ve haklarında kimse tek kelime etmez. Gerçek oyuncular bas bas bağırır “bakın iyi bir oyun geliyor” diye ama kimseye dinletemez. Sessizce bir köşede sıralarının gelmesini beklerler ve o an geldiğinde patlama yapar.
Gerçi bu patlama hiçbir zaman yapımcısının beklediği patlama olmaz ama asla unutulmayacak oyunlar arasına adlarını yazdırmaları bile yeterlidir. Çünkü onu yapanların asıl amacı iyi bir oyun piyasaya sürmektir.
Yaz aylarının sonuna gelmişken ve oyun piyasası sessizleşmişken, gelin birlikte bu yılın en “Underrated” yani gerektiği ilgiyi göremeyen oyunlarına bir göz atalım. Bu harikaları birlikte tekrar değerlendirelim…
Outland
Housemarque ve Ubisoft ortaklığında geliştirilen Outland, Metroid’e olan benzerliğiyle dikkat çekiyor. Aslında onu en iyi bulmacalar ve bilmecelerle dolu bir platform oyunu olarak adlandırabiliriz.
Işığın dikkatli ve akıllıca kullanımı üzerine kurulan oynanışı oyuncuya ilginç bir deneyim yaşatmayı başarıyor.
Ayrıca basit ama elit bir sisteme sahip olan tek tuşla savaşma sistemi de Outland için oldukça yeterli duruyor. Muhteşem sanat yönetimi, müzikleri ve tasarımı ile Outland, platform ile macera türlerini birleştirmeyi seven oyuncular için biçilmiş kaftan. Denemediyseniz mutlaka bir kez şans vermeyi ihmal etmeyin. Pişman olmayacaksınız.
1 Okamiden
Okamiden, Capcom’un PlayStation 2 platformunda piyasaya sürdüğü en iyi oyunlardan biri olarak kabul edilen Okami’nin devamı olarak tanımlanabilir. Atası gibi Japon mitolojisini ve kültürünü oynanışına entegre etmeyi başaran oyunlardan biridir. Tıpkı The Legend of Zelda gibi.
Oyun Okami’nin bitişinin birkaç ay sonrasında geçiyor. İblisler çirkin yüzlerini tekrar bizlere göstermeyi başarıyor. Ana karakterimiz Amaterasu, bütün iblisleri geldikleri yere göndermeyi denerken bu kez yalnız hareket etmiyor.
Ona yardımcı olan Chibiterasu ise bir önceki oyunun kahramanının oğlu olarak tanıtılıyor. Okamiden’in ilginç ve daha önce bir tek Okami’de görülen oynanışı zaten bu oyunu neden bu listeye aldığımızı anlatmaya yetiyor.
2 Bulletstorm
Bulletstorm bu listenin diğerlerine oranla en çok ilgi gören ama yine de hakettiği ilgiyi göremeyen oyunu olarak dikkat çekiyor. Quake ve Unreal Tournament gibi oyunlardan esinlenerek şekillenen Bulletstorm’un vaadettiği eğlence ise oldukça fazla.
Özellikle “Skillsots” adındaki sistemi ile oldukça yaratıcı öldürme şekillerine sahip olabiliyorsunuz. Bu sayede mazoşist olan oyuncu arkadaşlarımız oyundan aldıkları hazzı iki katına hatta beş katına çıkarabiliyorlar.
Düşmanlarınızı delebilir, bıçaklara fırlatabilir, testislerinden vurabilir hatta vücudunun çeşitli yerlerine bombalar yerleştirerek yok edebilirsiniz.
3 Ghost Trick: Phantom Detective
Shu Tukami tarafından hazırlanan, ki kendisini Capcom’un Ace Attorney serisinden hatırlamamız gerekiyor, Ghost Trick: Phantom Detective, oldukça başarılı bir macera oyunu.
Ghost Trick, sıradan bir senaryoyu alıp onu son derece absürd öğelerle bezeyerek ilginç bir hale getiriyor. Kahramanımız Sissel, çaylak bir hayalet ve normal dünya ile Ghost World arasında türlü numaralar deneyerek etkiler yaratıyor.
Yani hayalet dünyasında yapılan bir hareketin, normal dünyada sonuçları oluyor dersek daha basit bir anlatım olabilir. Eh, ne demişler, her hareketin bir sonucu vardır değil mi?
4 Chime: Super Deluxe
Chime, gelmiş geçmiş en iyi müzik bulmacası oyunudur. Super Deluxe ise Chime’ı Xbox 360’a özel bir oyun olmaktan çıkararak PlayStation Network üzerinden oyuncuyla buluşturma hedefindedir.
Chime’ın amacı oldukça basit aslında: Quad adı verilen dikdörtgenleri üçer üçer gereken noktalara yerleştirerek bir tahtayı temizlemek. “Peki özel olan ne?” dediğinizi duyabiliyorum. Özelliği ise, müziğin bu oyunun oynanışına olan inanılmaz etkisi. Her bulmaca tahtasının kendine has özel bir müziği var ve müzik tamamen oynanışa entegre edilmiş durumda.
Chime: Super Deluxe, tam anlamıyla saatlerinizi heba edebileceğiniz bir bulmaca oyunu. Mutlaka denemenizi tavsiye ediyoruz.
5 Dungeon Siege 3
Tamam, Dungeon Siege 3 çok iyi bir RPG oyunu olmayabilir ama bu onun sizin saatlerinize malolabileceği gerçeğini değiştirmiyor. Basit ve hızlı oynanışıyla oldukça eğlenceli olabilen Dungeon Siege 3 bu yıl haketmediği birçok eleştiri aldı diyebiliriz.
Özellikle iki kişilik modu ile bambaşka bir hal alan Dungeon Siege 3, yakın dövüş, büyü atma ve kaçma üçlüsünü kombine ederek zevkli bir oynanış sunuyor.
6 The Witcher 2: Assassin of Kings
Bu listenin en çok ilgi gören oyunu herhalde The Witcher 2’dir ama yine de gerektiği ilgiyi görememiş oyunlar arasındadır. CD Projekt RED stüdyoları tarafından hazırlanan bu oyunun reklamının nasıl yapıldığını hatırlarsınız.
Triss kızımızın çıplak fotoğrafları, Playboy dergisine kapak olması, Geralt ile Triss’in seks sahneleri derken bir anda ilgi odağı olmayı başaran The Witcher 2 yine de bir Call of Duty ya da Battlefield 3 (Eyvah, iki oyunu aynı cümle içinde kullandım. Öldürülme ihtimalim üç kat arttı şu an.) kadar ilgi toplayamamıştır.
Hakkında çok bir şey söylememize gerek yok, oynamadıysanız hemen satın alın ve RPG’nin tadına varın.
7 Yakuza 4
Sega hayranları yıllardır Shenmue’ye bir devam oyunu isterler ama bir yandan da Yakuza’yı oynamaya devam ederler. Yakuza’nın yalnızca Sega hayranları arasında popüler olması ise oldukça can sıkıcı bir konudur aslında.
Yakuza çete savaşlarını konu olarak kendine seçen Yakuza (hadi canım), Sega’nın bir diğer efsane oyunu Streets of Rage ile omuz omuzadır. Oyundaki her savaş sahnesi aslında Streets of Rage’den bir sahne gibidir.
Her karakter kendine has bir dövüş stiline sahiptir ve dört karakter içerir. Her dört karakterin farklı bitiriş hareketleri de var. Daha ne olsun değil mi?
8 Tom Clancy’s Ghost Recon: Shadow Wars
Öncelikle Nintendo 3DS’in zaten başlı başına hakettiği ilgiyi göremeyen bir cihaz olduğunu söyleyerek başlamak istiyorum. Hal böyle olunca iyi oyunlar bile hakettiği ilgiyi göremeyen oyunlar olarak kalıyor.
Tom Clancy’s Ghost Recon: Shadow Wars’da bu ilgisizlikten nasibini alan oyunlardan. Fakat asla Nintendo 3DS’in en iyi oyunlarından biri olduğu gerçeğini göz ardı edemeyiz. Oyuncular, her biri farklı uzmanlık alanlarına sahip askerlerden oluşan küçük grupları yöneterek haritalar üzerindeki görevleri yerine getirmekle yükümlüler.
Görevleri tamamladıkça kazanılan deneyim puanları ile yeni özellikler açabiliyor ve yeni silahlar edinebiliyorlar. Her karakterin çizgisel bir yetenek ağacı var ama yetenek sayısının fazlalığı oldukça yeterli.
3DS sahibiyseniz ve Tom Clancy’s Ghost Recon: Shadow Wars’u oynamadıysanız, çok şey kaçırdınız demektir.
#2011 yılının hakettiği değeri görmeyen oyunları Yorumlar 54 MK Okuru 05.12.2019 14:21 Kalan Karakter : 300 Gönder