Warhammer 40,000: Dawn of War II

Warhammer 40,000: Dawn of War II

Aralık 5, 2019 0

“Yazı için Barış Terun’a teşekkür ederiz.”

Bizler Ölümsüz İmparatorun askerleriyiz. Evren kaoslarla örülü. Binlerce gezegen de binlerce varlık acı çekiyor. Biz değil. Çünkü bizler Space Marine’leriz. Çünkü başımızda Ölümsüz İmparatorumuz var. O bizi görür. O bizi duyar. O bizi korur.

Kaos Efendileri her tarafı sarmış… İblislerde… Güçleri öyle fazla ki. Bazıları gözlerini kırparak gezegenleri yok edebiliyor. Daha karanlık varlıklar da var. Bunlar ne bilmiyoruz. Güçleri daha karanlık. Binlerce gezegende binlerce yaşamı yozlaştırdılar. Yıldızları paramparça edebiliyorlar. Biz ise güvendeyiz. Başımızda imparatorumuz var; bizler Space Marine’leriz. Daima tetikteyiz. Bizi tuzağa düşüremezler.

Ama içeriden birisi bunu yaptı. O benim en iyi arkadaşımdı. O bir rahipti. İhanet etti. Onu affettim. Evet, affettim. Bana yaptıklarını affettim. İmparatora ve halkımıza ettiği ihaneti ise affedemem. Onun canını ben aldım. Kaos Lordları için çalışan hain! En sevdiği söz neydi: Umut hayal kırıklığına atılan ilk adımdır. Bizim umuda ihtiyacımız yok. Bizim imparatorumuz var. O bizi kollayacaktır. O bizi gözetecektir.

Ben ne yaptım? Lanet Kaos Lordlarından birini serbest bıraktım. En iyi arkadaşım gibi isteyerek değil. Ama yaptım. Bu kararım halkımıza acı getirebilir. Yine de artık düşmanımın yüzünü biliyorum. Onu bulacağım.

Savaş zamanı

Warhammer 40.000 bizi kendisine nasıl da bağlamıştı. Masaüstü oyunlarından adapte edilen ve kendisine çok özel bir hayran kitlesi yaratan bu evren büyüleyiciydi. Muhteşem konusu, büyü ile teknolojinin mistik birleşimi, karakterlerin derinliği… Ancak oyunun bazı eksileri de vardı. Sadece 1 ırkı yönetebiliyorduk bu da oyunun süresinden çalıyordu. Daha sonra genişleme paketleri ile karşılaştık. Eldar’lar, Dark Elder’lar, Necron’lar ve Orc’lar kontrolümüzdeydi. Hatta Space Marine’ler ile kendi ırkları arasında çatışmalar yaşanıyordu. Bu paketlerin genişliği elbette bir süre kendisine bağladı; buna rağmen kopukluklar insanı biraz soğutuyordu.

Warhammer 40,000: Dawn of War II “Korkusuz ve acımasız Orc’lar yeni oyunda kendine yer buluyor. Rakipleriyle kanlı savaşlarda karşı karşıya geliyorlar.”
Şimdiyse efsanevi oyunun ikincisi ile karşı karşıyayız. Oyunumuz heyecan verici, son derece eğlenceli. Bazı kimlik sorunları da var elbet. Oyun bir Action RPG mi yoksa strateji mi? Bu kavramlar birbirine karışabiliyorlar. Yine de her kavram ayrı ayrı eğlenceli.

Çoklu-oyuncu keyfini yaşamak istiyorsanız da doğru yerdesiniz. Ancak bu özellikler biraz kısıtlı. Sadece 3’e 3 veya 1’e 1 karşılaşmalar yapılabiliyor. Pek de fazla harita desteği yok.

Warhammer 40.000 2 ilk oyunun belki de tek eksikliğini içinde barındırıyor. Hala sadece tek bir campaign’imiz var.Space Marine’leri Ork, Eldar ve Tyranid denilen tuhaf ırkın üstüne yolluyorsunuz. Buradaki fark 4 ayrı Space Marine birliğini ayrı ayrı kontrol etmemiz. RTS kavramı biraz değişmiş daha doğrusu yokolmuş. Evet bina yapabilme gibi seçeneklerimiz yok. Peki ne yapacağız? Eski Warhammer’lar ya da Warhammer: Mark Of Chaos’ta ne yapıyorsak onu. Elimizdeki kuvvetleri en iyi şekilde koruyacağız. Komuta ettiğimiz karakteri aynı RPG oyunlarındaki gibi geliştireceğiz. Amaçlarımız son derece basit: Çirkin büyük yaratığı öldür, binayı ele geçir, şu objeyi bul. Bunların hepsinin Action RPG öğeleri olduğunun farkındayım.

Tags: 000 dawn of war ii, PC, Strateji, warhammer 40 Categories: Donanım
PAYLAŞ PAYLAŞ PIN EKLE PAYLAŞ PAYLAŞ PAYLAŞ
Related Posts