Shadow Vault

Shadow Vault

Aralık 3, 2019 0

İlk olarak 1958 yılında saldırdılar… Her şey gökyüzünde beliren minik ışık kütlesiyle başladı. Bu ışık kütlesinin, yüksek teknolojik silahlarla donatılmış bir uzay mekiğinin fırlattığı proton bombası olduğunu anlayamayacak olan 4 milyar insan, uykularından bir daha hiç uyanmadı. Saldırının ardından az da olsa kurtulan insanlar oldu. Önceleri büyük bir intikam duygusuyla olanları kabullenemeyenler, savaşmayı da denedi. Yeryüzünde taş üstünde taş bırakmayan bu canlılara karşı kendilerini savunabilecekleri en ufak bir silahları dahi olmadığı gibi sağda solda bulunan ateşli silahlar, karşılarındaki belirsiz güce karşı komik derecede güçsüzdü.

İstilacı yaratıkların Dünya üzerinde koloni kurmaya çalışmaları üzerine “Kimdiler ve neden gelmişlerdi?” gibi sorular yanıtlanmaya başladı. Saldırıyı düzenleyen ırk, kendilerine “Contingent Çocukları” diyordu ve bunların hiç biri yaratık değil, insandı. Daha doğrusu bir zamanlar insandılar. Her ne olduysa, her birinin zihinleri yıkanmış ve yaşadıkları yerde tükenmiş olan kaynaklarını buradan temin etme yolunu düşünmüş olmalılardı. Karşılarına çıkan her canlıyı öldüren bu insanların kim olduğunu öğrendiğimizde ise en büyük darbeyi yemiş olduk. Karşımızdakiler bize hiç de uzak canlılar değillerdi, onlar bizim torunlarımızdı…

El ele verelim Dünya’mızı kurtaralım…

Shadow Vault, zamanın fırtına etkisi yaratan oyunu Fallout’un karbon kağıdından çıkan kopyası kadar benzer yapıda olan RPG oyunu. Karbon kağıdından çıkmış diyorum çünkü gerek grafikleri, gerek oynanışı ve gerekse yerle bir olmuş Dünya modellemesi ile birbirlerine çok benziyorlar. “Mükemmel bir oyuna benzeyebilmek bile ayrıcalıktır” diye düşünmeye çalışsak da, Shadow Vault’da bazı şeyler eksik gibi. Grafiklerinden tutun oynanışına, seslerinden teknik yapısına kadar her ayrıntısı “vasat” klasmanında seyrediyor.

Install aşamasını atlattıktan sonra ilk izlediğiniz video fazla iç açıcı olmasa da, biraz sonra göreceklerinizden daha iyi olduğunu kesinlikle bilmelisiniz. Karşılaştığınız ana menünün bundan 6-7 sene evvel yapılan oyunların izlenimini vermesi şaşkınlığını üzerinizden attıktan sonra asıl bomba ile karşılaşıyorsunuz; “Oyunumuz bir RPG ve karakter yaratmıyoruz!”… “Oyun güzel olsun yeter!” deyip kendinizi avuttuktan sonra oyuna girdiğinizde tipik Fallout kontrol sitemi ile karşılaşıyorsunuz. (Inventory ve karakter geliştirme kısımları hariç).

Shadow Vault genelde savaş üzerine kurulu. Yani benzer oyunlardaki gibi çevredeki odaları, sandıkları araştırmak, sürekli yeni eşya toplamak yerine bol bol düşman öldürüyoruz. Düşmanlar genelde askerlerden oluşuyor, ancak arada irili ufaklı yaratıklarla da savaşıyoruz. Savaş sistemi ise gayet basit; her karakterin kendine ait olan Action Point’i (Hareket puanı) doğrultusunda çevrede dolaşıyor düşmana karşı en iyi pozisyonu almaya çalışıyoruz. Düşmanımızın yanına gelirsek; yumruklarımız konuşuyor, uzakta duruyorsak; silahlarımız. Ortaya büyük bir yelpaze çıkmasa da kısa ve uzun mesafeli silahlar edinebiliyoruz. Yeri geldiğinde bomba atarak toplu katliamlara da sebep olmamız mümkün.

Naftalin kokulu sandıktan çıkan bir oyun

Genelde tek başınıza değil, grup halinde dolaştığınızdan ve savaştığınızdan taktiklerinizi de ona göre belirlemeniz gerekiyor. Yani yakın dövüşte iyi olan karakterlerin düşmana yakın, uzun mesafeli silahlara sahip olan sniperları daha uzak yerlere saklamak gerekiyor. Hareket sırası bize geldiğinde düşman ile aramızda herhangi bir takım arkadaşımızın olmaması gerekiyor. Yoksa ateş edemiyoruz. Bölümler içinde belirli binalara ise sığınarak karakterlerimiz iyileştirebiliyor ve silah donatabiliyoruz.

Grafiklerin günümüz seviyesinin altında olması ve seslerinin de ciddi anlamda kulak tırmalayıcı olması Shadow Vault’un teknik anlamda vasat bir oyun olmasına yol açıyor. Aslında bunun en büyük nedeninin, proje olarak uzun yıllar evvel başlayıp bir türlü yeterli kaynağı bulamamalarının neticesinde oyunlarını piyasaya sürememiş olan yapımcıların talihsizliği olduğunu bilmek gerek. Netice itibarı ile türün büyük bir hayranı iseniz; şöyle bir bakmak üzere belki alınabilecek olan oyun, iç açıcı olmayan tablosuna herkesin maruz kalmasını tavsiye etmem. Şu kadarını söyleyeyim: Shadow Vault içimde tek bir duyguyu tetikledi; Fallout 1 ve 2’yi bir kez daha bitirmek…

Tags: PC, Role Playing Game, shadow vault Categories: Donanım
PAYLAŞ PAYLAŞ PIN EKLE PAYLAŞ PAYLAŞ PAYLAŞ
Related Posts