Call of Juarez: Bound in Blood

Call of Juarez: Bound in Blood

Aralık 4, 2019 0

Fazla kullanılmayan bir mevzu üzerine giderek, yeni bir reyin geliştirmek tehlikeli bir iştir. Özellikle isminiz pek dinlenmemişse ve piyasada kendinize ehemmiyetli bir yer edinmek için, en büyük umutlarınızı, bu projenize bağlamışsanız. Techland, 2006 senesinde Call of Juarez’ı çıkardığında, çoğu oyuncuyu hoşnut etmeyi öğrenmişti. Bir sene evvelinde Activision yaftasıyla çıkarılan GUN, bana göre zevkli ve galibiyetli bir imal olsa da, teknik ayrıntılar ve atmosfer olarak bazı kısımları beceriksizdi. İşte bu boşlukları fırsat öğrenen Techland, kartlarını doğru oynadı ve hoş bir oyunla isminden laf ettirmişti. Kampçı kullanarak dağlara tırmandığımız kısım, bana yaşattığı coşku ve daha evvel görmediğim cinste değişik oluşundan dolayı Call of Juarez’e dair usumda kalan en hoş hatıraydı. Şimdi ise hatıraları bir kenara vazgeçersek, Bound in Blood ile tekerrür barbar batının kurak topraklarına geri dönme zamanı geldi.

Call of Juarez: Bound in Blood “Reyin Barbar Batı topraklarını ekranlarımıza nitelikli bir biçimde taşıyor.”
Şahsi gibi görünebilir, ama değil

Günümüzden seneler evvelindeyiz. Ray ve Thomas adlı kişilikleri idareyeceğimiz imal, sinematik bir videoyla oyunculara merhaba diyor ve böylece ilk sual işaretleri kafalarda beliriyor. Silahlarını birbirlerine doğrultmuş iki insan ve bir bayan… Derken ekran kararıyor ve birkaç sene evvelinde, iç savaş sırasındaki bir cephede kendimizi buluyoruz. Bound in Blood, Ray ve Thomas’ın başından geçen hadiseleri, en ehemmiyetlisi de neden büyük bir ihtilaf içerisine düştüklerini anlatıyor. Bunu kavramamız için hikâyeye en baştan başlamamız gerekiyor.

İmalde yer alan her kısmın başlangıcında bir şahsiyet seçmemiz gerekiyor. Ray ile ilerlerken Thomas da bize destek ediyor veya Thomas’ı seçtiğimiz de Ray’i suni zeka hakimiyet ediyor. Kısaca hakimiyetleri anladıktan sonra, artık çarpışmaya girebiliriz. Her iki kişiliğin de iyi olduğu güzergahları var. Öncelikle Ray’e bakarsak, yakın mesafelerde oldukça rahat atışlar yapabiliyor ve ateşli silahları çok iyi kullanabiliyor. İmal, aynı anda iki silahla ateş etmemize veya bir elimizde bomba, ötekisinde de silah taşımamıza imkân veriyor. Thomas ise uzak mesafe atışlarda daha galibiyetli. Bomba ve yay gibi silahları da rahatlıkla kullanabiliyor. Düşmanlarımızı öldürdükçe ekranın köşesinde yer alan bar doluyor ve Z tuşuna bastığımız taktirde reyin, yavaş çekim moduna geçiyor. Bu müddet zarfında biz dahil hiçbir şahsiyet hareket edemiyor. Yalnızca niyet imleçlerini, düşmanlarımızın üzerinde tıklayarak tanımlamalı ve bunu noksansız yapmalıyız. Bitirdikten sonra otomatik olarak tüm düşmanlarımızı öldürebiliyor ve yola devam ediyoruz.

Call of Juarez: Bound in Blood “Her kısımda birini seçebildiğimiz iki kişiliğin de, değişik ve marifetli oldukları noktalar var.”
Mukadderatımın çizdiği yol

İmalde geniş haritalar bulunuyor, fakat hürlükçü bir oynanış sunduğunu söylemek pek doğru olmaz. Belirlenen yollar üzerinden ilerliyoruz. Karşı karşıya savaşmak zorunda değiliz. Siper alma özelliği sayesinde, gövdemizi çıkarmadan yalnızca silahı doğrultarak düşmanlarımızı öldürebiliyoruz. Zati düşüncesiz davranırsak, birkaç atış sonucuna can verebiliyoruz. Sağlık barımızın dolması için ise, azıcık dinlenmemiz yeterli oluyor. İstediğimiz zaman da oyunu kaydolabiliyoruz.

Tags: Aksiyon, call of juarez bound in blood, PC Categories: Donanım
PAYLAŞ PAYLAŞ PIN EKLE PAYLAŞ PAYLAŞ PAYLAŞ
Related Posts